Ankara'dan merhabalar. Şu an Külliye'ye yakın bir yerdeyim. 1 ay evvel fırtınaların koptuğu bir yerdeyim yani. Şu an her şey normal ve asayiş berkemal. Sector clear yani. (CS 1.5 ve 1.6 oynayanlar bilir bunu.) Aslında yazmayacaktım ama sabah sabah canım sıkıldı. Birkaç kelam edeyim dedim. Dün bir arkadaşım olan Gökhan ile konuşuyordum sabahın erken saatlerinde. Ondan sonra ona bir tespit yaptım ve çok beğendi. Onu paylaşacağım ve onun hakkında 2-3 kelam edip gideceğim. Geçici gerçeklerden ve baş ağrılarından müessesemiz sorumlu değildir.
Tespitim şuydu, "Eğer birisi bir görüşü körü körüne savunuyor ve bunu tutarlı, delilli ve düzgün savunamıyorsa, o kişinin bilinçaltında tam tersini yapma arzusu vardır veyahut çoktan tam tersini yapmıştır."
Oldukça doğru olduğunu düşünüyorum. Çünkü, körü körüne bir şeyi savunmak ona bağlı olduğunuz anlamına gelir. Bu her şey olabilir, seks, eroin, sigara, sakız, çay, kahve, uyku ve her bağımlılık bu kapsama girmektedir. "Canım istiyor be sana ne!" Savunması asla geçerli değildir. Çünkü hiçbir görüş ve hiçbir bağımlılık asla şahsi istek üzerinden yürümez. Canın istiyorsa, elbette bana ne lan. Ama onunla kaçamazsın bu bağımlılıklardan onu demeye çalışıyorum. Bunu tutarlı, delilli savunmuyorsa az evvel dediğim gibi "Canım istiyor." kılıfına sığınacaktır en sonunda. Bu tip dallamaların bu kılıfını bilerek kullanıyorum ki unutma sen diye, sonra geleceğim bu savunmalarına. Eğer böyle savunuyorsa mutlaka hayalinde, yani bilinçaltı denen mekanizmada ya bunu ilk fırsatta şiddetle yapma arzusu vardır, ya da bu arzusunu çoktan bir veya çokça defa tatmin etmiştir ve bağımlısı olmuştur. Bu tip insanlarda arzularına daima gizlerler ayrıca. Yani, toplumda bambaşka kişileri oynarlar ve güvenilmez tiplerdir bunlar.
Mesela en son, Hande Kader cinayeti oldu hem de Özgecan Aslan'dan daha da vahşice, Özgecan salt tecavüz ve boğulma ile öldü. Hande ise, işkence, tecavüz ve yakılma sonucu hayatını kaybetti. İkisine yapılan dehşet aynıdır. Sadece tecavüz sonrası ölümleri daha farklı vahşiliklerin eseriydi. Bir nevi orospu çocukluklarını ifşa ettiler işte. Süslü kelimelerimi bu şerefsizlere saçamam valla. Ve yukarıda dediğim gibi, eğer senin "Canın böyle istiyorsa" sike sike ben ilgilendirir. Onu da ilgilendirir, Ahmet'i de, Yasemin'i de ilgilendirir. Çünkü yarın bunu başkasına yapmayacağının ne garantisi var? Hiçbir garantisi yok! Kendi özgürlüğünü ve arzularını, başkalarının özgürlüğünden üstün görüyorsan seni kürekle döverim ve bu alayımızı bu yüzden ilgilendirir. Bastırılmış her arzu, dış vurunca dehşete dönüyor zaten bu yüzden. Sövmeyecektim ama empati kurunca insan tutamıyorum be kendimi, vicdanım titriyor. Ama bir dayla küfür de sana gelecek eğer buna sustuysan, susmadıysan otomatikman tenzihsin ehehe. Ulan sen be yavşak, çoğunluğa boyun eğen beyni sulanmış angut ve düşünmekten pek yoksun olan şerefsiz, zalim her yerde zalimdir. Özgecan Aslan'a niye haykırdınız çünkü o toplumun yani sizin işinize gelen her norma uygun bir kadındı. Heteroseksüeldi ve tecavüze uğramıştı. O zaman haydi pankartları alıp protesto edelim. Hande'nin ne farkı var? Çünkü o Transseksüeldi.
Paylaşsan sosyal medyada anan baban, eşin, dostun görür değil mi? Eylem yapamazsın sonra götün yemez değil mi? Hümanistlik diye ortada koşa koşa gezerseniz, işinizin gelmediği en ufacık bir haltta topuklarınıza vura vura kaçarsınız. Bu yüzden nankörsünüz. Hümanistliği de asla savunmam, elin tecavüzcü orospu çocuğuyla ben asla bir olamam kimse kusura bakmasın. Allah bile öbür tarafta eşit değil, adil ve sınıflı bir hayat vaad ediyor. Evet Allah affedicidir çünkü ceza ve gazap ayetlerinden çokça fazla merhamet ve affetmenin türlü ayetleri geçer. Sayılarını tam bilmiyorum şu an o yüzden ne dersem yalan olur ama affetme türevleri açık ara fazladır ceza ayetlerine göre. Neyse bu tipler bir de, tabii ki bu hümanist + ateist kombolu olanları, Allah bize sonra Kur'an'da "Nankör" diyor sizin Tanrı bize diyor. Hiç zırlama, az bile diyor. Çünkü bu durum ikiyüzlülük ve nankörlüğe girer. Bu yüzden insana güven olmaz, kendine ve kendinden çok Allah'a güvenip sığın, gerisi tıraş.
Yazıma son verirken şu ayetlerle son vermek istiyorum. Bakalım bizim yüce ve eşsiz Tanrımız olan Allah, sizin gibi hıyarlara ve bizlere ne buyurmuş ;
"Doğrusu şu ki, siz yetime ikramda bulunmuyorsunuz. Yoksulun doyurulmasını teşvik etmiyorsunuz. Mirası derleyip toplayıp yiyorsunuz. Malı, devşirip depolatacak bir sevgiyle seviyorsunuz. " - Fecr 17, 18, 19 ve 20
Kaldı ki insan budur işte. Bu 4 ayettir. Günümüze bakın Allah aşkına zengin daha zengin, fakir daha fakir. Bakın siz fakirlere yardımlara falan, çünkü küreselleşme, yani senin o desteklediğin sistem var ya, kusura bakma ama 10 insanın 8-9 tanesi küreselleşmeyi çok güzel bir bok sanıyor. Zenginler fakirliğin bitmesini asla istemiyor. Sürekli yardıma muhtaç fakirler istiyor ki, onlara yardım edip iyi bir insan olabilsin. Ortaya attım pirinçleri hadi gelin ayıklayın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder