28 Temmuz 2016 Perşembe

Saadet Öğretmen, Sibel Avukat ve 6 Süper Kahraman

Bugün nasılsın bakalım tertip. İyisin değil mi? İyiysen biraz tadını ve tuzunu kaçıracağım, kötüysen eğer, gel bodoslama. Hayatın iğrenç gerçekleri var be tertip, seni de yoruyor biliyorum. Nereden mi? Kendimden ulan tabii. Bazen bir şey okursun, ya da dinlersin o bile moralini alt üst eder. İşte, günün alt üst edersem afedersin ama amaç farkındalık. Bu yazıyı çok mutlu insanlar harbiden okumasın, ağlarsanız benden değil ha. Sorumluluk kabul etmiyoruz ama ağlayanlara bir adet sarılmalık blog yazarı veriyoruz müessese olarak ehehe.

Biliyorum çok şöhretli birisi değilim ve bu olayda farkındalık yaratılacak olsa başvurulacak en son kişiler arasındayım. Lakin 2-3 kişinin bile bu yazıyı beğenirlerse, harbiden paylaşmasını istiyorum etrafıyla. İsterseniz " Ya okuyun şunu" ya da "Ya pezevenk ilk defa doğru bir söz etmiş." diyin, paylaşırken dilediğiniz küfürü de kullanın bu kez bana sövüş serbest. Maksat okunsun, benim yazdıklarımda ziyade bu hikaye okusun anasını satayım. Okuyun ki, ibret alın ve o gözlerinizi dört açın. Ülkemizin kadınlarının kıymetini daha iyi bilelim, özellikle küçük kızlarımızın yani geleceğin o güzel yürekli kadınlarının. 

Tecavüz iğrenç bir olay oğlum. Bir kadının her şeyini çalıyorsun ulan, her şeyini! Özgürlüğünü, ilkini, masumiyetini, psikolojisini, mutluluğunu, kadın goygoyu yapıyor diyecekler bu cümleden sonra itinayla siktirip gidebilirler. Zira, sizin gibilere burada yer yok. Mevlana ya da Yunus Emre yok abicim karşınızda. Ben varım. Yeter ki bir kadının kılına dahi zarar verme ve adam olamıyorsan da adam taklidi yap, ona bile fitim. Kalanlarlarla devam ediyoruz..

Empati yap ulan empati. İstemediğin bir şeyi, en iğrenç şeyi hem de, sana yaşatıyorlar ve sen bir hiçsin, senin isteğin, arzun, fikrin bir hiç! Bu kadın, bir daha nasıl sevsin, kimi sevsin, sevdiği herife nasıl güvensin, bu kadın nasıl umutlansın, nasıl hayata dört gözle baksın, nasıl kendini mutlu etsin anasını satayım ya. Biz 1-2 yakını kaybedince götü başı kaybediyoruz aylarca. Bu kadınlar, hatta kızlar, hatta çocuklar ne yapsın oğlum! Başta kendi derdimi, sonra da dertlerimize tüküreyim. Benim derdim çok ama, trilyon tane de olsa, bu iğrençliğin yanında bir hiç. 

Tecavüz için, "Kimyasal Hadım" çıkmış. Bu güzel bir adım ama uygulaması nasıl olacak göreceğiz. Malum, hukukumuz tecavüzcüyü "İyi kıyafet, iyi hal, pişmanlık" adlarıyla pek güzel koruduğu için, fazla erken sevinmeyelim. Ne diyorduk, hah hatırladım. Bizim hakimlerimiz pek seviyor tecavüzcüleri, kurumlarımız da öyle çoğu olay topluma yansımadıkça genelde örtbas edilir. Ulan ne acayip sosyolojik vakayız amına koyayım ya. Yeminle sosoyloji bölümü biz de acilen önem kazanmalı. Ulan aşkta ve evlilik ilişkilerde olaylar örtbas edilmek yerine, dilden dile milletin ağzına sakız ve çiklet olur. Taciz, tecavüz, pedofili ve nekrofili gibi olaylar ülkemizde çoğu zaman örtbas edilir. Her neyse, tecavüzde hadım edilen kişiyi de mümkünse ömür boyu hadım edelim ve hadım edilişini de, ulu orta ifşa edelim. Bu şerefsiz ve haysiyetsiz yavşaklar, koğuşlarda "Naber len iktidarsız ehehe" dalga geçilmelerine maruz bırakılmalı. Ağır ceza diyene, kürekle geçiririm.  

Kıssasa, kıssastır bu! Kadın sadece bekaret ve zardan mı ibaret? O kadın psikolojik travmaya hiç mi yaşamıyor anasını satayım, hem de onun gram kabahatı yokken ve olayla tek alakası, o an orada çaresizce bu iğrençliğe istemsizce, razı olmak iken... Onu biz öldürmeyeceğiz, gerekirse müebbet vereceğiz ve koğuş içerisinde defalarca aşağılanacak, kendisini asarsa onu bilemem ama böyle ağır bir olaya böyle ceza yakışır! O kadınları bazen sevdiği herif bile "Sen kirlendin" diye evlenmiyor, halbuki o kadın en temiz ve en masum iken... Giden tek şey, sadece zar ve bekaret ve 2 parça kan asla değil! Umutlar, hayaller, hayata bakışlar, bazen kurulacak aileler ve onlarca güzel, masum parçalar hepsi gidiyor anasını satayım. Adam olamıyorsanız da taklit yapın. Ben de erkeğim oğlum, benim de pipim var ama hakim olmayı öğreneceksin. Nefsini terbiye edeceksin, helalin olmayan bir kadını bırak tecavüzü, somut bir şekilde taciz dahi etmeyeceksin. Edersen de Allah 2 tarafta da belanı versin! 

Uçkuruna hakim olacaksın, araştırıp okuyacaksın, cinsel eğitim bu ülkede verilmiyor maalesef ama sen kendini eğitebilirsin. Düşünerek, okuyarak ve gözlemleyerek, genç nesli de eğitebilirsin onlara bildiklerini yaşlarına uygun şekillerde anlatarak ve onlarla arkadaş olarak, nerede tacizini ballandıra ballandıra anlatan lavuk var. Gereken işlemleri yapacaksın, polis, avukat, sivil toplum kuruluşu ve daha ne gerekiyorsa, gözünün önünde oluyorsa da silahı var deme, engelle. En fazla geberirsin, ya da geberirim be ne olacak! Maalesef, bu tip haysiyetsiz şerefsizlerin sayısı amiplerin bölünmesi gibi çoğalıyor. Nasılsa ceza almıyoruz kafasıyla it gibi artıyor sayıları. Peşini bırakmayacaksın, asla! Bu ülkede adalet sağlanacaksa, peşini bırakmayacaksın maalesef. Bırakma, en azından bir yerlerde bir şeyler düzgün gitsin. Adalet sağlanınca birileri mutlu olsun, kaybettiklerinin hepsi gelmese de, umutları yeşersin ve hayata tutunma sebebi ver ulan onlara. O sebep nedir, ben tecavüze uğramadım o yüzden onlar gibi umudumu kaybetmedim ama ben de hayatımda acı bir takım kendimce çapımda olay yaşadım ve nefes alma umudu kaybettiğim epey oldu. O umudun kaybolması ne demek, başka çerçeveden bunu yaşamış olsam da, iyi bilirim. En azından ben erkeğim, onlar kadın ve bu günlerde maalesef bir çoğu daha yasalara göre "Çocuk" ya ergenler, ya da gerçekten daha 10 yaşını geçmemiş çocuklar...

Belki sen unuttun ama ben unutmadım. Malum firmada yolcuyken ve uyuyorken suratına sperm yiyen kadını unutmadım, daha bugün, güvenlik kamerası sayesinde yine malum bir firmanın çalışanı olduğu ortaya çıkan sapıkları özenle seçiyorlar herhalde. Her neyse, kameralar sayesinde ortaya çıkan ve 4 yaşındaki o masum, biricik güzel kızcağızı, Ensar Vakfında taciz ve tecavüz edilen 48 çocuğu, o gün evine giden tatlı ve gülüşü güzel başka bir kadın olan Özgecan Aslan'ı, daha henüz önünde kendisi güzel günler beklemesine rağmen o güzel günlerine, yaşadığı iğrençliğe dayanamayıp kendisine kıyan Cansel Buse Kınalı'yı, 8 yaşından 15 yaşına dek köyde, öz abisi de dahil olmak üzere 7 yıl boyunca 20 farklı erkek tarafından yüzlerce kez tecavüz edilen ve annesinin bile onu suçladığı S.A'yı ve daha unuttuğumuz nice iğrenç vakalar...

Yurt dışında da oluyor bu doğru. Avrupa'nın de, Amerika'nın da ayrı ayrı biçiminde edeyim, onların modernliği sözde bunu biliyorum merak etme o yüzden, orada da her bir nane yeniyor ama bizim ülkede son yıllarda bu çığ gibi arttı. Kadına tecavüz, taciz, şiddet ve daha bir çok iğrençlik.

Son olarak 8 tane yüreği kocaman olan harika kadına değinmek istiyorum. Tabii 6 tanesi geleceğin kadınları. Bir tanesi avukat Sibel Önder, kendisinin bu eşsiz idealistliği ve adalet duygusu olmasa, burada olduğu gibi, bu sonuç olmayacaktı. Harika bir kadın kendisi, yüreği kocaman ki sonuna kadar bu işe adamış kendisin, helal olsun be. 

Esas bu yazı bitince diğer 7 güzel kadını oku. 6 Tanesi geleceğin güzel kadınları. Saadet öğretmen, eğitimci ve gördüklerine kayıtsız kalmadı, çabaladı ve mücadelesinden kısmen başarılı oldu. Tecavüz kısmına da var gücüyle çalışıyor. Helal olsun ve Allah yardımcısı olsun, sizleri Saadet öğretmen ve diğer 6 süper kahraman ile baş başa bırakıyorum. Röportajda sinirleriniz bozulsa da anlayacaksınız zaten onların niçin kahraman olduğunu...

Kadınları sevin, üzmeyin. Üzerseniz de gönüllerini hemen alın. Kadınlar sevdi mi, dünya güzelleşir ve kadınları cehaleti yenmenin en güzel kaynağı, çünkü bir çocuk babasından çok annesiyle baş başadır ve kadın eğitimini, daima çocuğuna da en iyi şekilde aşılayacaktır ve böylece cehaletde nesilden nesile kaybolacaktır. Kadınlarımız bazen, fazla kaprisli olsalar da ve bazen gereksiz trip atsanız da, iyi ki varsınız be. Dünya çekilirse, bunda kadınların payı asla yadsınamaz. Hep var olun hayatımızda, siz olmadan asla kalkınamayız. Umutlarınız daima dimdik kalır inşallah. Sizleri bana bu yazıyı yazdırmaya sorumlu hissettiren ve neden olan bu hikaye ile baş başa bırakıyorum. Haydi eyvallah ülkemin biricik güzel kadınları.  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder